Barselona Yemek ve Gezi Rehberi
Barselona yazımıza güzel bir haberle başlayalım; Sagrada Familia'nın inşaatı artık bitiyor! Şehrin sembolü olan Sagrada'dan, Gaudi'nin sanat dolu Casa'larına, İspanyol mutfağının vazgeçilmezi Tapas ve Paella'dan, sokak lezzeti Churros'a büyüleyici ve gastronomik bir keşfe hazır olun. Passeig de Gràcia'da alışveriş yaparken modern mimariyle büyülenecek, Montjuïc Tepesi'nden şehri kuş bakışı izlerken Barselona'nın büyüsüne kapılacaksınız.
Sagrada Familia: Sonunda Tamamlanıyor!
Yüz kırk dört yılın ardından inşaat nihayet tamamlanmak üzere. Maddi yetersizliklerden dolayı inşası yıllardır süren bu muhteşem yapının bitmesi, gelen ziyaretçilerden alınan ücretler ve Barselona Belediyesi'nin de katkılarıyla mümkün oldu. 2026'da resmen tamamlanmış şekilde ziyaretçilerini ağırlamaya devam edecek. Barselona'nın simgesi haline gelmiş bu bazilikayı görmeden şehri terk etmek neredeyse imkansız. O kadar güzel ve devasa ki şehrin mimarisinin de yardımıyla belli bir yüksekliğe sahip her yerden görülebilir.
İspanyol Mutfağının Gözdesi: Tapas
İspanya denilince aklımıza ilk Barselona ve ardından ise muhteşem Paella ve Tapas'lar gelir. En sevdiğiniz seyahat arkadaşınız, en sevdiğiniz içeceğiniz ve favori Tapas'larımızdan Patatas Bravas veya Pimientos de Padrón... Barselona'nın keyfini çıkarabileceğiniz en güzel aktivite budur. Bir de Playa De La Barceloneta manzarasını karşınıza aldınız mı, gerçekten unutulmaz bir an olacaktır. Tapas'lar, İspanyol kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır ve içeceklerinizin yanına lezzetli bir atıştırmalık olarak eşlik eder. Soslu patates, ekmek üstü füme et, kurutulmuş balık veya peynirli mantar gibi birçok çeşit vardır. Bizim deneyip en beğendiklerimizden Patatas Bravas ve Pimientos de Padrón oldu. Vegan ve vejetaryen seçenekleri de bulunan Tapas'lar, her türlü beslenme biçimine uygun olarak sunuluyor. Tapas barlar, İspanyol kültürünü gözlemleyip deneyimleyebileceğiniz sıcak ve samimi mekanlar olarak öne çıkar. Buralarda oturup, İspanyolların eğlenip sohbet ettiği yerlerde kendinizi onlardan biriymiş gibi hissedebilir ve asla yabancılık çekmezsiniz. Kültür olarak bizlere benzer olduklarından, İspanyollar arasında turistmişsiniz gibi hissetmiyorsunuz.
Ekstra Tavsiye: Cafè Pagès
Küçük bir dipnot olarak, eğer şanslıysanız belli saatlerde her bir tapas 2 Euro'ya düşüyor Cafè Pagès'de. Tapas barların Happy Hour'u gibi düşünebilirsiniz.
Paella: İspanyol Mutfağının Kraliçesi
Tapaslardan sonra deneyimlemeniz gereken bir diğer İspanyol lezzeti ise Paella'dır. Deniz mahsullü baharatlı pilav olarak tanımlanabilir. İspanyol kültürünün vazgeçilmezi olan Paella, safranlı pilav üzerine midye, karides ve kalamar gibi deniz mahsullerinin eklendiği geleneksel bir yemektir. Deniz mahsullü versiyonuna ek olarak Paella'nın sebzeli ve tavuklu çeşitleri de bulunmaktadır. Her yemeğin olduğu gibi Paella'nın da kendine has bir yenme tarzı vardır. Masanın ortasına gelen kocaman tabaktan herkes ortadan yer, tabaklarına almaz. Biz Paella denemek için oldukça popüler ve çok yıldız alan Alegoría Restaurante Barcelona'yı tercih ettik ve çok memnun kaldık. Deniz mahsullü olan Paella'yı denedik ve bizden tam puan aldı. Porsiyonları da gayet doyurucuydu ve malzemeler tazeydi. İlk defa Paella deneyecekseniz, burada gönül rahatlığıyla yiyebilirsiniz.
Tatlı Keyfi: Churros
Yemek bitti, şimdi sıra tatlıda. Churros'un ana vatanına gidip yememek olmaz tabii ki. Bizim tulumbamıza benzeyen bu tatlı, yağda kızartılıp esmer şeker ve tarçına bulanıp çikolatayla servis edilir. Tam bir sokak lezzeti olan Churros'u İspanya'da herhangi bir mekanda yiyebilirsiniz çünkü emin olun hepsi çok güzel yapacaktır. Biz, popüler ve turistlerin uğrak noktası olan bir mekan seçtik. Bu mekanların bu kadar kalabalık olmasının ve tercih edilmesinin gerçekten bir sebebi varmış. O kadar taze, sıcak ve lezzetli bir Churros yedik ki üstünden 6 ay geçti ama tadı hala damağımızda. 1947'de açılmış olan bu yer, günümüze kadar orijinal tarif ve şekliyle Churros'u sunarken çikolatasını kıvamlı bir şekilde sunuyor ve yanında krem şantiyle tatlıya imza atıyor.
Barselona'nın Mimari Hazineleri: Gaudi Eserleri
Yemeğinizi yediniz, tatlıyla da günü kapattınız. Şimdi tam bir turist olup şehri gezme zamanı. Barselona o kadar güzel ve büyük bir yer ki her yerinde ayrı bir hikaye ayrı bir yapı var. Şehri neredeyse Gaudi tasarlamış bile diyebiliriz. Park Güell, Sagrada Familia, Casa Milà, Casa Battló, Casa Vicens… Her biri onun imzasını taşıyor. Tüm şehir Gaudi'nin elinden çıkma gibi görünüyor. Bazilikasından, parkına, restore edilmiş binalarına kadar hepsi onun eseri. Üstelik bunlar sadece birkaçı. Gaudi'nin eserleri dışında, katedralleri ve stadlarıyla da ünlü olan bu şehrin futbolun da ana vatanı olduğunu belirtelim. Camp Nou'dan Lluis Company'e birbirinden devasa stadyumlarıyla bu yerler, turistlerin uğrak noktası durumunda. Ayrıca Avrupa'nın en büyük futbol stadyumu olan Camp Nou'nun girişleri belli bir saate kadar ücretsizdir.
Zirvedeki Tapınak: Tibidabo
Bir diğer görülmesi gereken ama bir o kadar da gitmesi zor olan o yerden bahsetmek istiyoruz: Tibidabo. Barselona'nın tepesinde bulunan bu kilisenin üstündeki heykel, yüksekliğe sahip olan neredeyse her yerden görmek mümkün. Şehir merkezinden birkaç vesaitle gidilen bu yere, bir yerden sonra yürümeniz gerekiyor. Biz yolu karıştırıp telaş yaptığımızdan teleferikten erken inip ormanın içinden biraz merdiven çıkmamız gerekmişti. Ama eğer erken inerseniz endişelenmeyin, kilisenin tam önüne giden ve teleferiğe kadar geri götüren shuttle'lar var.
Sanatseverler İçin: Katalan Ulusal Sanat Müzesi
Tepelere çıktınız ve oraları gezmeyi bitirdiniz. Şimdi sıra Katalan Ulusal Sanat Müzesi'ni gezmeye geldi. Müzenin her eseri, köşeyi döndüğünüz her yer tam bir sanat mucizesi. Her biri birbirinden değerli eserler, tablolar aklınızı başınızdan alacak. Müzenin bahçesi ve iç kısmı da oldukça göz alıcı, bu yüzden hemen kalbinizde taht kuracak.
Futbol Müzesi: Futbol Tutkunlarına Özel
Eğer müze gezmeyi seven biriyseniz size bir önerimiz daha var; Futbol Müzesi! Sagrada Familia'nın yakınında bulunan FC Barcelona'nın forma ve aksesuarlarını satan bir dükkanın üst katı, takımın küçük bir müzesi haline getirilmiş. Takımın kupaları ve özel anlarının sergilendiği bu küçük müzeyi gezip aynı zamanda anı kalsın diye FC Barcelona forması satın almak isterseniz buraya bir uğrayın deriz.
Gotik Tarzın İhtişamı: Barselona Katedrali
Gotik tarzı seven biriyseniz Barselona Katedrali sizi çok etkileyecektir. Dıştan bakması bile sizi karanlık bir filmin sahnesindeymişsiniz gibi hissettiren bu yapının içi de dışı kadar etkileyici. Haftanın belli günlerinde önünde kermes tarzı standlar kuruluyor. Antika ve vintage parçalar sevenler bu pazarda kendilerine göre çok özel parçalar bulabilir. Hem çok pahalı hem de uygun fiyatlı parçalar bulabileceğiniz bu pazar, ayın belli günlerinde akşam saatlerinde kuruluyor. Gitmeden önce pazarın sitesinden tarihleri kontrol etmekte fayda var. [Mercat Gotic]
Gaudi'nin Casa'ları: İspanyol Evleri
Barselona'da bir sürü Casa bulunuyor. Casa, İspanyolca'da "ev" demek. Ancak bahsettiğimiz Casa'lar, Gaudi tarafından restore edilmiş ve inanılmaz bir tasarım. Bu Casa'lar Barselona'da karşınıza çıkan her binada farklı bir sanat eseri olarak hayat buluyor. Gaudi'nin dokunuşlarıyla yeniden şekillendirilmiş bu yapılar, sıradan bir ev olmaktan çıkıp adeta birer sanat galerisine dönüşmüş durumda. İşte bunlardan bazıları:
Casa Milà (La Pedrera)
La Pedrera olarak da bilinen Casa Milà, Gaudi'nin son sivil eseri olarak bilinir. Dalgalı hatları ve taş yüzeyiyle dikkat çeken bu bina, Barselona'nın en tanınmış simgelerinden biri haline gelmiştir. Gaudi'nin doğadan ilham alarak tasarladığı bu yapı, iç ve dış mimarisiyle büyüleyici bir deneyim sunuyor. Evin çatısında bulunan sıra dışı bacalar, ziyaretçilerin ilgisini çeken en önemli özelliklerden biri.
Casa Batlló
Casa Batlló, Gaudi'nin en dikkat çekici eserlerinden biridir. Bina, rengarenk seramiklerle kaplı dış cephesi, kemerli pencereleri ve deniz yaşamını anımsatan organik formlarıyla göz kamaştırır. Evin içi de dışı kadar etkileyici olup, ziyaretçilere büyüleyici bir atmosfer sunar. Her detayı titizlikle düşünülmüş olan bu yapı, Gaudi'nin sanat anlayışını ve hayal gücünü en iyi yansıtan eserlerden biridir.
Casa Vicens
Gaudi'nin erken dönem eserlerinden biri olan Casa Vicens, Barselona'nın Gràcia bölgesinde yer alır. Renkli karoları, çiçek motifleri ve farklı mimari tarzların harmanlandığı bu yapı, Gaudi'nin yenilikçi yaklaşımını gözler önüne serer. 19. yüzyılın sonunda inşa edilen bu ev, Barselona'nın modernist mimarisi için önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilir.
Barselona'da Alışveriş: Passeig de Gràcia
Casa Milà ve Casa Batlló'nun yer aldığı Passeig de Gràcia, Barselona'nın en ünlü alışveriş caddelerinden biridir. Lüks mağazalar, butikler ve restoranların sıralandığı bu cadde, alışveriş yapmayı sevenler için adeta bir cennet. Aynı zamanda caddenin mimarisi de oldukça etkileyicidir; burada yürürken şehrin modernist yapıları arasında kaybolabilirsiniz.
Son Bir Durak: Montjuïc Tepesi
Gezinizin sonunda, Barselona'yı kuş bakışı izleyebileceğiniz Montjuïc Tepesi'ni ziyaret etmeyi unutmayın. Bu tepede yer alan Montjuïc Kalesi, Olimpiyat Stadyumu ve Joan Miró Müzesi gibi önemli noktalar, şehrin tarihi ve kültürel zenginliğini yansıtır. Ayrıca tepenin eteklerindeki Magic Fountain (Sihirli Fıskiye) gösterisi, akşam saatlerinde izleyebileceğiniz büyüleyici bir etkinliktir. Su, ışık ve müziğin bir araya geldiği bu gösteri, Barselona seyahatinizin unutulmaz anılarından biri olacaktır.
Barselona; kültürü, mutfağı, mimarisi ve doğal güzellikleriyle her ziyaretçiye unutulmaz bir deneyim sunuyor. Bu büyüleyici şehirde geçireceğiniz her an, hafızanızda özel bir yer edinecek.