Litvanya Yemek ve Gezi Rehberi

Litvanya'yı tanımlarken "gizli kalmış inci" demek hiç de abartı olmaz. Kuzey Avrupa'da yer alan bu ülke, eksi derecelerdeki soğuklarına rağmen muhteşem doğası ve büyüleyici şehirleriyle ziyaretçilere keşif fırsatı sunuyor. Soğuğa karşı kalın giysilerle hazırlanırsanız, Litvanya'nın güzelliklerini keşfetmek için hiçbir engeliniz kalmaz. Ancak şunu bilmelisiniz ki bahsedilen soğuklar 1-2 dereceyle sınırlı değil, -17 hatta -28 dereceye kadar düşebiliyor. Uzun bir kış mevsimi geçiren Litvanyalılar, sadece üç ay boyunca güneş yüzü görüyor ancak bu dönemde de kavurucu sıcaklar olmuyor. Kış da yaz da ayrı bir güzellik taşıyan Litvanya'da, yılın her zamanı farklı bir deneyim sizi bekliyor. Özellikle karla kaplanmış manzaralarıyla Litvanya, uzun zamandır kar hasreti çekenler için adeta bir mucize. Kaunas Yat Kulübü'nün etrafında kışın sıcak kahvenizi yudumlayarak yürüyüş yapabilir ya da yazın Akropolis çevresindeki çimlere yayılarak güneşin tadını çıkarabilirsiniz.

Yemek Öncesi Atıştırması: Kepta Duona

Litvanyalıların en sevdiği geleneksel atıştırmalık olan Kepta Duona, kızartılmış sarımsaklı ekmekle yapılan ve sos eşliğinde servis edilen bir lezzet. Film veya maç izlerken, içeceğinizin yanında bu atıştırmalığı denemek harika bir fikir olabilir. Ancak baskın sarımsak tadı ve kokusu nedeniyle özellikle romantik anlar için pek tavsiye etmiyoruz!

Pembe Çorba: Saltibarsciai

Litvanya'ya geldiğinizde deneyebileceğiniz en özgün tatlardan biri Saltibarsciai, yani pancardan yapılan pembe çorba. Bu çorba, Litvanya'da o kadar yaygın ki, yerel halkın ilk önerisi mutlaka bu olur. İçerisinde haşlanmış yumurta bulunan, cacığa benzeyen soğuk çorbanın lezzeti oldukça farklı ve tatmaya değer.

Bir Dolu Patates: Cepelinai

Pembe çorbadan sonra, Litvanya'nın geleneksel ana yemeği olan Cepelinai'yi mutlaka denemelisiniz. Haşlanmış patatesin içerisine et doldurularak hazırlanan ve ekşi krema ile servis edilen bu yemek, oldukça doyurucu. Ülkenin birçok şehrinde yer alan Etno Dvaras restoranlarında, hem pembe çorbayı hem de Cepelinai'yi deneyimleyebilirsiniz. Bizim denediğimiz Etno Dvaras, hem lezzet hem de servis açısından beklentilerimizi fazlasıyla karşıladı. Geleneksel Litvan kıyafetleriyle servis yapan personel, Baltık kültürünü sofranıza getiriyor.

Eğlence ve Sanatın Başkenti: Vilnius

Litvanya'nın başkenti Vilnius, tarihi ve modern yapılarıyla büyüleyici bir şehir. Avrupa'nın en eski üniversitelerinden biri olan Vilnius Üniversitesi de burada bulunuyor. Şehirde mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri de, Vilnius'u kuş bakışı izleyebileceğiniz Gediminas Kalesi. İster teleferikle ister merdivenleri tırmanarak bu görkemli kaleye çıkabilirsiniz. Ayrıca, Pilies Caddesi boyunca gezip, çeşitli katedral ve kiliseleri ziyaret edebilir ve Vilnius'un kültürel dokusunu keşfedebilirsiniz.

Devlet İçinde Devlet: Uzupis Cumhuriyeti

Vilnius'un en ilginç özelliklerinden biri, Uzupis Cumhuriyeti adlı bağımsız bir bölgeye sahip olması. Sanatçıların ve bohem yaşamın merkezi olan Uzupis; kendine ait bayrağı, ordusu ve hatta cumhurbaşkanı olan bir yer. Yasal olarak Litvanya tarafından tanınmasa da turistler için oldukça ilgi çekici. Uzupis'in manifesto kuralları oldukça ilginç: "Herkes aylaklık yapma hakkına sahiptir" gibi farklı yasalarla insanlara ilham veriyor.

Sovyetlerin Acı Yüzü: İşgaller ve Özgürlük Savaşları Müzesi

Litvanya, 50 yıl boyunca Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin hükmü altında yaşamıştır. Gezdiğinizde siz de göreceksiniz ki ülkenin sokaklarında hala Sovyetler'den kalma yapılar bulunmaktadır. Sovyet rejimiyle ilgili oldukça derin ve üzücü bir geçmişe sahip olan Litvanlar bu konuda verilen mücadeleyi unutturmamak için o zamanların kayıtları ve eserlerinin olduğu bu hapishaneyi müzeye çevirmişler. İçerde mahkum kıyafetleri, eşyaları ve mahkumların işkence gördüğü odalar da dahil olmak üzere birçok üzücü bilgi ve görüntü bulunmakta. Litvanya ve SSCB hakkında tarihi bilgi edinmek isterseniz, bu müzeyi ziyaret edebilirsiniz.

Eski ile Yeninin Buluştuğu Şehir: Kaunas

Vilnius'tan sonra Litvanya'nın en büyük ikinci şehri Kaunas'tır. Doğal güzellikleriyle öne çıkan bu şehirde ayrıca Avrupa'nın en uzun yürüme yolu bulunan Laisves Aleja caddesi bulunmaktadır. Burayı Bağdat Caddesi'ne benzetebiliriz. Konsept aynı; alışveriş yapabilir, yemek yiyebilir, yürüyüş yapıp doğal güzelliklerinin tadını çıkarabilirsiniz. Kaunas'ta birçok orman ve göl bulunur. Muhteşem yeşiliyle sizi karşılayan bu ormanların keyfi kışın bir başka oluyor. Ruhunuzu dinlendiren denizin dalga sesleri, her adım attığınızda çıkan o yumuşak kar sesi, temiz hava… Yazarken bile oraya gidip geldik anlığına, öyle sürüklüyor insanı Kaunas'ın huzur dolu ortamı. Doğal güzellikleri kadar eğlence ve yemek sektörü de bir o kadar gelişmiş. Şehirde bulunan büyük alışveriş merkezlerinden biri olan Akropolis'te iyi vakit geçirip alışveriş yapabilirsiniz. Litvan mutfağı dışında dünya mutfaklarından da birçok yemek seçeneğini yine Akropolis'te bulabilirsiniz. Aynı şekilde tüm dünya mutfaklarının restoranlarını Laisves Aleja'da da bulabilirsiniz. Hatta "Mangal" isimli bir Türk restoranı bile bulunmaktadır ve mutfağından; lahmacundan iskendere künefeden ayrana Türk mutfağını temsil eden neredeyse tüm yemekler çıkmaktadır. Her daim kalabalık olan bu Türk restoranına ise rağbet oldukça fazla. Vilnius'tan sonra modernizmin ve tarihin ortak noktası Kaunas'ı mutlaka gezilecek yerler listenize eklemeyi unutmayın.

Basketbolun Kalbi: Žalgirio Arena

Basketbol Litvanya'da bir tutku. Avrupa'nın hem oynayış biçimi hem de tribün olarak en iyi takımlarından biri olan Zalgiris basketbol takımı Litvanların hassas noktası. İnanılmaz derecede basketbola düşkün olan Litvanlar, her maçlarını kapalı gişe oynuyor. Eğer zamanınız varsa mutlaka burada bir maçına gitmenizi tavsiye ederiz. Fanatik Zalgirislilerin coşkusuyla burada maç izlemek tam anlamıyla başka bir boyutta deneyim sunuyor.

Litvanya'da Bir Türk Mirası: Trakai

Trakai tam da o fotoğraflarda gördüğünüz gibi bir yer. Gölün ortasında bir kale, kalenin içinde ise bir müze ve o müzede inanılmaz bir tarihle, birkaç millet gizli. Göl kenarında yürüyüş kadar cadde arasından yürümesi de bir o kadar keyifli Trakai Adası'nda. Küçük, aynı prototipte, renkli evleri özellikle yeni yıl zamanı, süslemelerle birlikte sevimli bir atmosfer yaratıyor ve içinizdeki küçük, yılbaşı için heyecanlanan çocuğu uyandırıyor. Trakai Adası'nda bulunan Tarih Müzesi'nde Litvan tarihinin yanı sıra zamanında Trakai'ye göç etmiş Karay Türklerine ait eşyalar da bulunmaktadır. Ayrıca köyde Karay Türklerine ait 3 odalı bir müze de bulunuyor. Tüm Trakai'yi neredeyse yürüyerek gezebilirsiniz ve burada da nefis doğayla baş başa bir gün geçirebilirsiniz.

Litvanya; tarihi derinlikleri, doğal güzellikleri ve zengin kültürüyle keşfedilmeyi bekleyen bir ülke. Kışın karla kaplanmış manzarası, yazın ise yemyeşil doğasıyla ziyaretçilerine her mevsim farklı bir güzellik sunuyor. Litvanya, Baltıkların incisi olarak hem doğaseverleri hem de tarih ve kültür meraklılarını cezbetmeye devam eden bir hazine. Eğer kendinizi bu büyülü atmosfere bırakmak isterseniz, gizli kalmış inciyi listenize mutlaka ekleyin.