“Ramazan’a Osmanlı Mutfağı yakışır”
YEMEK BLOGGER'LARI İLE RAMAZAN SOHBETLERİ
"Kuzinede Kızaran Ekmek" blog'unun yaratıcısı Aylin Türkşen Aysel, yemeğe olan tutkusunu sinemayla birleştirmesiyle meşhur! Seyrettiği filmlerde gördüğü yemekleri hemen mutfağa girerek yapan ve tariflerini blog'unda takipçileriyle paylaşan Türkşen, Ramazan sohbetimize konuk oldu…
İftar davetlerine nasıl hazırlanıyorsunuz?
En az 4-5 gün öncesinden menü hazırlamaya başlarım ki, alışverişi rahatça yapabileyim, zeytinyağlıları bir gece önceden pişirip dolapta bekletebileyim. Menü için konuklarımı gözden geçiririm. Ne yemekten hoşlanırlar, acı veya sarımsak yerler mi, hatta özellikle pişirmemi istedikleri bir yemek var mı diye ön araştırma yaparım. Topladığım bilgiler ile menünün ilk kalemleri ortaya çıkar.
Mevsimsellik de önemlidir. İçinde bulunulan aya ait sebze ve meyvelerle yiyecek hazırlandığında lezzetin bir bölümü garantidir. Birbirine benzer malzemelerle hazırlanan yemekleri sofrada yan yana getirmemeye çalışırım. Örneğin zeytinyağlı yaprak sarması yaptıysam pirinçli başka bir lezzete yer vermem menüde. Bulgurlu, mercimekli veya makarnalı çeşitlere yönelirim.
İlk kez pişirilen bir yemekle konuklar önüne çıkmak risk almaktır. Hikayenin sonunun övgü dolu sözlerle bitmesi olasılıklardan biridir. Bununla birlikte boşuna kürek çekme olasılığını da göz ardı etmemelidir.
İftar sofrasında orucumu konuklarımla birlikte açabilmek, onları bırakıp sık sık mutfağa gitmemek için servisini rahatça yapabileceğim çeşitler belirlemeye çalışırım.
Menünün yanı sıra sunumda kullanacağım masa örtüsü, tabak, bardak, sürahi gibi malzemeleri gözden geçiririm. Ramazan konseptine uygun bazı yeni objeler de alabilirim bazen.
Mönüyü nasıl oluşturursunuz?
Ramazan'a geleneksel yemekleri ve Osmanlı Mutfağı'nı yakıştırırım. Önceki soruda aktardıklarımı da dikkate alarak iftar soframda; iftariyelikler, çorba, salata, 2-3 çeşit zeytinyağlı-meze, et veya tavuklu bir ana yemek, pilav veya börek, hoşaf bulunur. Sütlü ve şerbetli olmak üzere 2 çeşit tatlım olur, mevsim yazsa dondurma ile birlikte sunarım. Çay iftara oturduğumuz dakikadan itibaren hazırdır. Çayın yanı sıra içecek olarak ev yapımı limonata ve su ikram ederim.
Yemek yaparken yardım alır mısınız?
Genellikle yemekleri hazırlarken mutfakta yalnız olmayı tercih ederim. İkram sırasında yardım almaktan hoşlanırım.
Misafirlerinizin vazgeçemediği tarifiniz hangisi?
Salatalara, mezelere karşı özel bir ilgim vardır, yapmayı ve yemeyi severim. Konuklarım da bu özelliğimden etkilenmiş olacaklar, özel talepte bulunmasalar bile sunduğum her salatayı, mezeyi afiyetle yerler. Bunun yanı sıra çayır pilavı, zeytinyağlı yaprak sarması siparişleri de alırım.
Okurlarımızla paylaşmak istediğiniz küçük sırlarınız ya da ilginç bir tarifiniz var mı?
Madem mezelere olan ilgimden söz ettim; sizinle "Közlenmiş Bibere Sarılı Paşa Meze" tarifini paylaşayım.
KÖZLENMİŞ BİBERE SARILI PAŞA MEZE
Malzemeler:
50 gr tulum peyniri
100 gr beyaz peynir
1,5 su bardağı süzme yoğurt
½ su bardağı zeytinyağı
1 yemek kaşığı biber salçası
1 yemek kaşığı kıyılmış dereotu
1 yemek kaşığı kıyılmış maydanoz
Közlenmiş kırmızı biber
Taze soğanın yeşil sapları
Yapılışı:
Peynirleri çukur bir kapta çatalla ezerek ufaltın. Süzme yoğurdu ekleyerek karıştırın. Zeytinyağını ve biber salçasını da ekleyip harmanlayın. Kıyılmış dereotu ve maydanozu içine koyabileceğiniz gibi üzerine de süsleme amacıyla serpebilirsiniz. Biberlerin çekirdeklerini çıkarıp, boylamasına iki parmak eninde dilimler kesin. Taze soğan yapraklarını kase içindeki sıcak suda hafifçe yumuşayana dek tutun ki 30 saniyeyi bile bulmayabilir bu işlem. Biber dilimlerinin bir ucuna 1 tatlı kaşığı paşa meze koyun. Rulo şeklinde sarın. Rulonun açılmaması için soğan saplarını rulo etrafında sarın. İki düğüm atın. Sapların eşit oranda olmaları için gerekiyorsa mutfak makasıyla kesin.
Sofra’da Bu Ay
- Mevsimin Olmazsa Olmazları Elma & Armut
- Baharat Karışımları
- Sağlıklı Çocuk Tarifleri