ANTALYA’NIN LEZZETLİ MİRASI; FİNİKE PORTAKALI

Finike portakalının kökenleri Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanır. 19'uncu yüzyılın sonlarına doğru Avrupa'daki narenciye talebinin artmasıyla birlikte Akdeniz bölgesinin tarımsal potansiyeli keşfedilmiş. Finike bu dönemde narenciye tarımının merkezi haline gelmiştir, özellikle de portakal üretimi ile tanınmaya başlanmıştır. Zamanla Finike portakalı, yerel halkın yanı sıra yurt dışındaki tüketicilerin de ilgisini çekmiş ve bu sayede bölgenin tarımsal ekonomisine büyük katkı sağlamıştır. 'Göbekli portakal' olarak da bilinen bu narenciye çeşidi 2008 yılında coğrafi işaret tescili ile lezzetini taçlandırdı. Tipik olarak Akdeniz ikliminin hakim olduğu alanlarda özellikle sıcak ve kuru yazlar ile ılıman kışlar gerektiren koşullarda yetişir. Bu portakal türü; iyi drene (herhangi bir yerdeki suyun doğal veya yapay yollarla uzaklaştırılmasına yönelik yapılan çalışma) edilmiş, zengin besin maddeleri içeren topraklarda verimli şekilde gelişir. Finike'nin mikroklima özellikleri portakal ağaçlarının güneş ışığını yeterince almasını ve rüzgardan korunmasını sağlar. Bölgedeki tarım uygulamaları ve sulama yöntemleri, portakal ağaçlarının sağlıklı bir şekilde büyümesine olanak tanır. Finike ve çevresindeki özel toprak ve iklim koşullarında yetiştirilen portakallar, toprak yapısının alüvyonlu olması sebebiyle farklı kendine özgü tat ve aroma profili ile dikkat çeker. Genellikle büyük ve sulu olan bu portakallar, tatlı ve hafif ekşi bir lezzete sahiptir. İnce kabukları, meyvenin içindeki suyunun kalitesini artırırken, canlı turuncu rengi ise görsel olarak da cazip bir görünüm sunar. Besin değeri açısından zengin olan Finike portakalı, C vitamini, lif ve çeşitli antioksidanlar açısından yüksek bir içeriğe sahiptir. Bu özellikleri, onu hem sağlıklı bir meyve, atıştırmalık, hem de çeşitli yemeklerde kullanılabilecek bir malzeme haline getirir. Bu portakal türü, bölge ekonomisi açısından büyük bir öneme sahiptir. Hem yerel pazarlarda, hem de uluslararası alanda yüksek talep gören ürün, çiftçilerin gelir kaynaklarından biri haline gelmiştir. İhracat potansiyeli yüksek bir ürün olan Finike portakalı Türkiye'nin narenciye ihracatında önemli bir yer tutar. Portakal üretimi, bölgedeki tarımsal iş gücünü destekleyerek istihdama katkıda bulunur. Bu durum, yerel ekonominin sürdürülebilirliği açısından da kritik bir rol oynar.
Sofra’da Bu Ay
- Zeynep Dinç'ten Limonlu Tarifler
- Ramazan'ın Baş Tacı Çorbalar
- Şef Bahtiyar Büyükduman'dan Sıra Dışı Tabaklar
Bakmadan Geçmeyin

BİR BAL HİKAYESİ; TROAS ARICILIK
ARICILIK VE BAL; LEZZETLİ BİR GIDA OLMANIN ÖTESİNDE İNSAN SAĞLIĞI, AYNI ZAMANDA EKOSİSTEM İÇİN HAYATİ DE BİR ÖNEME SAHİP. TÜM BUNLARIN BİLİNCİYLE ARICILIK ALANINDA AİLEDEN DEVRALDIĞI BAYRAĞI HAKKIYLA TAŞIYAN ÖZLEM Y. UYAR’A BALIN KOVANDAN SOFRAYA KADAR OLAN YOLCULUĞUNDA TÜM MERAK ETTİKLERİMİZİ SORDUK. VE KARŞINIZDA BİR BAL HİKAYESİ…
Festival Coşkusu
Ege’nin incisi İzmir’de Yarımada’yı renklendiren ve şenlendiren en ünlü festivallerden biri Çeşme Alaçatı Ot Festivali diğeri Urla Enginar Festivali. 2010 yılında ilki gerçekleşen “Ot Festivali” ile adını duyuran ve gördüğü ilgi ile her geçen sene merakla beklenen 13. Alaçatı Ot Festivali bu sene 18-21 Nisan 2024 tarihlerinde gerçekleşecek. Urla Enginar Festivali ise 3-5 Mayıs 2024 tarihlerinde 10. Kez gerçekleşerek enginarın kalbi Urla’da atacak. Festivale dair notlarıysa araştırmacı yazar Gülhan Kara kaleme aldı.Temiz tarım yapan bir çiftlik; CITRUS FARM GÖKOVA
Kurumsal hayatı bırakıp aşçılık eğitimine başlayan, bu eğitimi sırasında Muğla’nın Çıtlık Köyü’nde arazi alarak narenciye ağaçları diken ve pandemiden sonra da büyük şehirle bağlarını koparıp buraya yerleşerek Citrus Farm Gökova’yı kuran Nilay Baş şimdilerde ise temiz tarım yöntemi ile üretim yapan bir çiftçi… Citrus Farm Gökova’nın kuruluş hikayesinden, üretim yöntemlerine kadar tüm merak ettiğimiz soruları çiftliğin sahibi Nilay Baş’a sorduk.