Karakancoloz ve Halloween
İrlanda'da önceki yüzyıllarda yaşayan Keltler'in inancına göre 31 Ekim'de ekin ekilmiş, her türlü kış yiyeceği hazırlığı bitirilmiş olduğu için taa Romalılar'dan beri gelen bir bayram kutlanır. Romalılar'ın bu bayram için sembolü "Panoma" denilen meyve ve tohum tanrıçasıdır.
Bu inanç, Avrupa'dan Kuzey Amerika'ya göç eden Avrupalılar tarafından Amerika'ya taşınmıştır. Amerika'da ismi; hortlak, şeytan kelimelerinden sıyrılıp, "Halloween" olmuş, simgesi de balkabağı olarak benimsenmiştir. 31 Ekim gelince, bal kabaklarının içi oyulur, ışıklandırılarak kötü bir yaratık haline getirilir. Cadılar süpürgelerine binerler ve çocuklar maske takıp, evlerden şeker ve şekerli yiyecekler toplarlar.
Size burada karagancolozun nasıl Anadolu'dan Amerika'ya gidip, Halloween olduğunu anlatmak istiyorum: Gaziantep'te "gancoloz olmak" diye bir deyim kullanılır. Genellikle, bir türlü uyuyamayıp, rahatsızlık duyan küçük çocuklar için kullanılır. "Gancoloz ettiniz çocuğu" oldukça sık duyduğunuz bir deyimdir. Uyuyan çocuğun yerini değiştirirseniz; yatış şeklini düzeltmek isterseniz; ya da bedenine sarılmış pikesini veya üzerine örttüğünüz örtüyü düzeltmeye kalkarsanız çocuk uyanır ve genellikle de katiyen uyumaz, gancoloz olur!
Ömer Asım Bey, "Gaziantep Ağzı" isimli eserinde gancaloz/gancoloz kelimesinin manası için: "1. Hortlak, 2. Uyku sersemi" demiş.Mestan Yapıcı, şimdi rahmetli oldu. Köy Enstitüsü mezunu bir öğretmen ve yazardı. Kitaplarından birisi de Dönence yayınlarından 2002 yılında çıkardığı "Kabak Yemekleri" isimli müthiş bir araştırma kitabı idi. İşte bu kitapta kabakla ilgili geleneklerimiz hakkında bilgi veriyor:
Ödemiş-Beydağ yöresinde zemherinin 27'sinden itibaren üç gün (ocak ayının 18,19,20 si)" Coraz gecesi" olarak kabul edilmiştir. Coraz, cadının karşılığıdır. Bu nedenle "cadı geceleri" denebilir. Aynı geceler Çeşme yöresinde "Karakoncolos Geceleri" olarak söyleniyor. Bu günler yılın en soğuk günleridir.
Coraz (cadı) Kambur belli, buruşuk yüzlü, elinde değnek, iğrenç ve korkunç kocakarı imiş. Evin bacasından iner, evlerin kızların, kadınların saçlarını elindeki büyülü boynuz taraklama acıta acıta tararmış. Açık su kaplarının içine tükürürmüş. Coraz'la sokakta yakalanmamak için kız çocukları erkenden eve kapanır, sabaha kadar dışarı çıkmazlar. Ayrıca yine aynı gelenekten Coraz geceleri müddetince evlerde bamya pişirilmez. Çünkü bamya pişen evde sümüklü böcek, bulgur pilavı pişen evde karıncanın çok olacağına inanılırmış.
O geceler süresince kabak yemekleri ve tatlıları yapılır. Bu belirli günlerde kabak yiyenler yıl boyunca boğaz ağrısı görmezlermiş.
Bahsettiği, coraz ve karakoncolos bizim gancoloz aslında! Telaffuz farkı var. Dikkat ederseniz, geceleri geliyor ve panzehiri kabak!
Özhan Öztürk, yazdığı Karadeniz ansiklopedik sözlüğünün ikinci cildinin 621. sayfasında Karakoncoloz, veya karakoncilo dediği gancolozu: "Yaban adamı; esmer tenli veya tüylü, dağlarda yaşayan, konuştuğu varsayılan, yeni yıl (Kalanladar) zamanı ortaya çıkan, ustalıkla kandırılmaz veya bazı tedbirler alınmazsa insanlara zarar verebileceğine inanılan yaratık. (Trabzon, Rize, Artvin)" olarak anlatmış. Öztürk, verdiği geniş bilgide aşağıdakileri de yazmış:
Karakoncola şiddetli kuzey rüzgarları estiği zaman dere boylarından gelir, her yere gidebilir ve önüne geleni yakar ve yıkar. Kimseye zarar vermemesi için yörenin yemekleri olan kuymak, huliya, lahana döşemesi gibi yiyecekleri bir tepside kapı dışına bırakır, yaratığın yemesini beklerlerdi. Yaratığa şöyle bağırılırdı: Karakoncola ne istersin? Kuymak mı yoksa buzak mı (buzağı)? Eğer yiyecek bir şey bulamazsa evin küçük erkek çocuğunu yermiş! (Sürmene Mahno)Lazca konuşulan köylerde "germakoçi" olarak da anılır. Karakancala daha çok kış aylarında dışarda, ıssız yerlerde dolaştığına inanılan cin peri türü bir varlıktır. (İkizdere)
Karakoncolos zamanı olarak, kışın soğuk günleri ile Ocağın ilk altı günü olduğuna inanılır. Koncoloz gelecek diye ahırların kapısı kömürle çizilir, ipler saklanır, baltalar saklanırdı. Koncolozun sandığı vardır, Koncoloz adamı öldürür sandığına koyardı. Daha çok suyun başında olurdu. Gece kapıya su almaya çıkınca koncoloz önümüze dururdu. Hemşin'de Karakoncilo zamanı kiler açılmaz yoksa kıtlık gelir. Bazıları da Koncoloz'un yeni doğmuş çocukların ciğerini çektiğine inanır.
Gördünüz mü, gancoloz neler yapmış, özellikle Doğu Karadeniz Bölgesinde çok korkutmuş insanları... Hep gece geliyor ve yiyecekle kandırılmaya çalışılıyor!
Anadolu'da conkalaz; congalaz; karacongolos, kancoloz; koncalıs; congalamas da denilen gancoloz için Evliya Çelebi:
"...Zeyrekbaşında (İstanbul'da bir semt) her sene, zemheri geceleri Kara Koncoloz nam cadular çıkıp arabalar üzere devran u seyran iderlerdi. Seher vakti cümle koncolozlar giderlerdi" diyor.Prof. Pertev Naili Boratav, 100 soruda Türk Folkloru isimli kitabında:
"Yılın belli mevsimleriyle ilgili kimi inançlarda aylar canlı varlıklar gibi düşünülmüştür. Bir inanışa göre, Nisan gelince sıcağa kavuşup da martla alay eden koca karıya Mart kızmış, Şubattan bir gün almış; soğuk, fırtına geri gelmiş, koca karı da küstahlığının cezasını bulmış. Mart içinde havayı yeniden kışa çeviren bu güne 'koca karı fırtınası' denmesinin sebebi bu imiş. – Ermeni inanışlarında Şubat, umacı, kara-koncolos gibilerden bir canlı varlıkmış sanılır; Mart girince çalı dalı ile ya da eski bir çamaşırla bir pösteki ile evin duvarlarına, ahırda yemliklere vurulurken, 'Şubat dışarı, Mart içeri' soğuğu cisimlendiren bu zararlı yaratığın kovulacağı düşünülür" diye yazmış.
Hiç aklınıza gelir miydi, gancolozun dünyayı dolaşıp, her sene 31 Ekim'de Amerika'da kutlanan "cadılar bayramı" haline geleceği?
Sofra’da Bu Ay
- Mevsimin Olmazsa Olmazları Elma & Armut
- Baharat Karışımları
- Sağlıklı Çocuk Tarifleri