Mutfakta da marifetli!


CİHANGIR'DE, göz alıcı İstanbul manzarasına sahip evinde buluşuyoruz Şenay Gürler'le. Hareketli, canlı, kıpır kıpır, samimi ve doğal; yani aslında herkesin sevdiği Avrupa Yakası'ndaki Fatoş'la benzer yanları oldukça fazla. Şüphesiz bu karakteri tüm doğallığıyla canlandıran Şenay Gürler'in, Fatoş'u böylesine benimsememizde payı büyük oldu. Hatta yolda rastladığı kadın izleyicilerin yanına gelerek "biliyor musunuz, beni işyerimde size benzetiyorlar" demesinden ayrı bir keyif aldığını belirtmeden geçemiyor. Şenay Gürler'in oyuncu olarak en önemli özelliklerinden biri de, canlandırdığı her rolde, ufak bir fiziksel değişiklikle bambaşka bir görüntüye bürünebilmesi. Bu kolay değişebilme halini kendisi de çok seviyor. Zaten değişik rolleri canlandırabilmek onun için işiyle ilgili en büyük tatminlerden biri. Kendisiyle uğraşabileceği, kavga edebileceği rolleri tercih ediyor.

Gelelim Şenay Gürler'in en özel hayallerine; yok hiç de sandığınız kadar çok değil! Bunlardan ilki iyi bir yönetmenle çalışabileceği, güzel bir sinema filminde oynamak. İkincisi ise, dünyayı dolaşmak, farklı ülkelerde bir süre vakit geçirebilmek, yeni havalar solumak, değişik insanlarla tanışmak.



Sevdiği yemekler; hafif ve sağlıklı

Şenay Gürler yemek pişirirken, köpekleri de onunla birlikte sabırsızlıkla bekliyor. Şenay Gürler, yemek söz konusu olduğu zaman, hatırladığı en özel lezzetlerin annesinin ve ablasının elinden yediği yemekler olduğunu söylüyor. Kendisi yemek yapmaya çok vakit bulamasa da, ailenin hünerli kadınlarından el aldığını, bu nedenle mutfağa girdiğinde lezzetli yemekler yapabildiğini anlatıyor. Enginar dolması, Gürler'in en sevdiği yemek; e tabii bir İzmirli'ye de ancak böyle bir seçim yakışırdı. Gelelim enginar dolmasının nasıl yapıldığına: Enginarların içi oyuluyor, ortalarına enginarların incecik kıyılmış saplarının da katıldığı pirinçli harç yerleştiriliyor, bolca dereotu ekleniyor ve pişiriliyor. Tarifinin bile iştah açtığı kesin!



Sağlıklı mutfak, Gürler'in favorisi; bu yüzden evde genellikle ızgara balık ve bol yeşillikli salata yiyor. Balık olarak deniz balığı tercih ettiğini de söylemeden geçemiyor. Taze fasulye, en iyi yaptığı yemeklerin başında geliyor. Gürler, vakti olduğunda börek açacak kadar da mutfağa yatkınlığı olduğunu ifade ediyor.


Bu arada başarılı oyuncunun mutfakla ilgili önemli püf noktaları da var. Mesela soğan soyarken, gözünün yanmasını engellemek için, soğanı birkaç dakika derin dondurucuda tutuyormuş. Yine soğan ve sarmısakla uğraşırken, elinde oluşan kokuları gidermek için, parmaklarını limon suyuyla ovuyor.



Şenay Gürler için, yemeğin ve masanın güzelliği, tamamen hazırlığın sevgiyle yapılması ile alakalı. Gerçekten isteyerek ve yürekten sofra kurulduğunda, yapılan yemeklere doyum olmayacağına inanıyor.


Şenay Gürler, Cihangir'de oturuyor ve tüm Cihangirliler gibi, çevredeki restoran ve cafeler onun da favorisi. Porte'nin salatalarını, Savoy Balık'ın taze otlarını ve balığını, Nevizade'nin coşkusunu çok seviyor. Bunun yanı sıra, Hacı Baba, Kuruçeşme Marina, Köşebaşı keyifle gittiği diğer mekanlar arasında.










Şenay Gürler, Sofra okurları için de son derece pratik ama lezzetli iki tarif hazırladı. Biz test ettik ve çok beğendik; bakalım siz de sevecek misiniz?


Zerdeçallı Pilav tarifi için:


http://www.sofra.com.tr/Tarif/Pilavlar/2010/09/28/zerdecalli_pilav

Limonlu Tavuk tarifi için :

http://www.sofra.com.tr/Tarif/TavukYemekleri/2010/09/28/limonlu_tavuk

Sofra’da Bu Ay

  • Muz ile Işıldayan Tarifler
  • Yeni Yılın İlk Kahvaltı Tabakları
  • Muhteşem Ana Yemekler
ve Daha Fazlası ...